Dünyamız hızla değişirken genç kuşakların beklentileri, hayata bakışımızı ve iş yapış şeklimizi dönüştürmemizi gerektiriyor. Yeni nesil tüketiciler, sosyal sorumluluk çalışmalarına öncelik veren, duyarlı ve sağlam değerlere sahip markalara hayatında yer vermek istiyor. Şirketlerin, sadece kâr odaklı kuruluşlar değil, aynı zamanda toplumsal ve çevresel sorunlara duyarlı varlıklar olması günümüzün en önemli trendlerinden biri.

Küresel ısınmadan, gelir adaletsizliği ve cinsiyet eşitsizliğine kadar pek çok problemle karşı karşıyayız. Bu sorunları tamamen çözemesek de küçük katkılarla büyük farklar yaratılabiliriz. Biz Eker olarak, Türkiye’de otizmli bireylerin istihdamına odaklandık. Ortağımız Andros’un Fransa’da uyguladığı projeden ilham alarak, 2018’de Tohum Otizm Vakfı danışmanlığında “Otizmli Bireyler İş Gücünde” adını verdiğimiz iş koçu destekli istihdam modelimizi hayata geçirdik. İş modelimiz sayesinde otizmli bireylerin üretime katılabildiğini, bağımsız olabileceğini ve ailelerine destek sağlayabileceğini gösterdik. Aynı zamanda çalışanlarımızın da engelli bireylere karşı ön yargılarını kırarak ve empati yeteneklerini geliştirmesine katkı sağladık.

Türkiye’de engelli istihdamı büyük bir sorun ve özellikle otizmli bireyler için iş bulmak neredeyse imkânsız. Ancak doğru planlanmış bir destekle bu gençler verimli bir şekilde çalışabiliyor. Otizmli bireylerin istihdamı, kişilerin ve ailelerin hayatını değiştirdiği gibi günün sonunda topluma da yarar sağlıyor. Amacımız, diğer işverenleri de benzer projelere teşvik etmek ve bu süreçte onlara yol göstermek. Eğer siz de işletmenizde böyle bir adım atmak isterseniz, Eker olarak size her türlü desteği verebiliriz. Biz başardık, şimdi sıra sizde!